Gowing down the rabbit hole

-
"Sıkıntıdan patlıyorum" bunu muhtemel duymuşsunuzdur yada mutlaka bir yerde demişsinizdir.

Ben aslında bütün güzel şeylerin sıkıntıdan oluştuğuna inaniyorum. Mesela sıkıntıdan bir hobi ediniyoruz. Yada sıkıldığımız için kitap okuyoruz, ülkeleri geziyoruz, müzik dinliyoruz, yazıyoruz.
Ben sıkıntıyı bir patlamaya benzetiyorum aslında. Hani bir balonu havayla şişirisin ve o çok dolduğu zaman patlar ya, işte onun gibi birşey.
Benim çocukluktan beri çok sevdiğim bir kitap/ film var. 'Alice in wonderland'

Afbeeldingsresultaat voor alice in wonderland going down the rabbit hole wallpaperBununun kitabını okumuş yada filmini izlediyseniz, Alice'in da başına her ne geldiyse sıkıntıdan geldiğini görmüş olmalısınız.
Ben ondan kendime komik bir ders edindim. 

Alice sıkıldığı için tavşanı gördü ve onu takip etti. Böylece harikalar diyarını keşfetti. Eğer Alice sıkıntıdan telefonunu alip instagram'a girseydi. Muhtemelen o gerçekte gördüğü tavşanı görmeyecekti. Görse bile sadece "like"lardi ve harikalar diyarina düşmezdi.

Yani aslında sıkılmak kötü birşey değilmiş. İyi birşey miş. Hatta zarardan çok yararları varmış.

Dilerim sizde sıkıntıdan patladığınız an tavşanı takip edip harikalar diyarına düşersiniz.

Sevgilerimle, Little Girl Big Dreams 👑 (Ravza Gül Yaşlı)


Yorumlar

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

İnsan doğa olmadan yaşayamaz

-
Resim
Toprak bizim anamızdır,  Saçlarıdır çimenler.  Gözleridir tohumlar,  Her çocuğu besler.  Korur gözü gibi,  Her fidan bir can,   Bize bir ana gibi bakan,  Doğaya iyi davran. Topraksız bir hayat düşünebiliyormusunuz? Yada ağaçsız nefes almak mümkün mu sence? Yağmursuz büyür mu ağaçlar, çiçekler, bitkiler? Kuşlar olmadan yaşamın melodisini nasıl duyulur? Bu sorular ne ifade ediyor sana. Doğasız yaşam olmaz. Doğa ınsan olmadan da yaşar ama insan doğa olmadan yaşayamaz. Son günlerde haberlerde çok duyuyorum gerek Türkiyede yada başka ülkelerde. Yangın var. Ormanlarda, köylerde ve bu yangına sebep olan biziz, biz insanlar. Biz Doğa'yi kirletiyoruz. Elimizdeki çöpleri çöpe atmak yerine Doğaya atıyoruz. Peki bunu neden yapıyoruz? Sırf tembelliğimızden. Çöp kutusu 2 metre uçağımız da diye. Ondan sonra ne oluyor. Doğa kirleniyor. Orman yangınları başlıyor. Yazık değilmi ordaki yaşayan canlılara. Doğanın yok olmasını istemiyorsak, çöpümüzü ormana değ...
Devamı

Abart, çogalt, parlat

-
Resim
Bu günlerde bir kitap okuyorum. Nil karaibrahimgil'in "kelebeğin hayat sırları" ni okuyorum, kitabın her sayfası çok güzel. Hele de ilk sayfası " gençliğime sevgilerimle" çok güzel her kelimesi ilham kaynağı. Nil karaibrahimgil "gençliğime sevgilerimle" yazısını şarkı haline getirmiş ve çok güzel olmuş. O yazısındaki en sevdiğim cümle şu: "Abart, çogalt, parlat"... O üç küçük cümlede sanki dünyanın sırları sakliymiş gibi geliyor bana. O üç kelimede en sevdiğim kelimede "parlat" çünkü hayat üzülmek için çok kısa ve "parlat" kelimesi bir ışık gibi herşeyi çok iyi anlatıyor.Yüreğine sağlik güzel kadın. İyiki kaleminle o güzel yazıları yazdin...
Devamı

Kelimeler diyarı

-
Bu yazımda sizlere yeni kesfettigim. Çok bilinmeyen ve anlamlarıyla sizi gerçektende şaşırtacak kelimeleri derledim ve topladım. Ben bu kelimeleri çok sevdim. Kelimlelerin kökenlerini bilmiyorum. Çünkü hepsinin kökeni farklı. Ama muhteşem oldukları kesin bir bilgi. Sizleri alice in wonderland'a değil. Ravza'nın dünyasın'da bir kapının "kelimeler diyarina" açıldığı bir dünya'ya götüreceğim. Bu kelimelerin hepsini okuyun. Ve lütfen size hitap edenleri defterinize ya da telefonunuza yazın. Flâneur: Aylak aylak gezip. Olup biteni gözlemleyen ve yorum yapan şehir kaşifi. Ayurnamant: Değiştirilemeyen şeyler için üzülüp durmanın faydası olmadığını farketmek. Komorebi: Ağaçların arasından süzülen güneş ışığı. (benim favori kelimem) Jayus: Komik olmayan bir duruma gülmek. Aslında türkçe dilinde en çok lazım olan bir kelime bu. Aranyhid: Güneşin suya yansıması. Avantgarde: Modern ve yeni fikirleriyle sanat yapan kişi. Liberosiz: Olayl...
Devamı